Yatırım dünyasına adım atan birçok kişi, kendini bir yatırımcı veya trader olarak tanımlamak ister. Ancak bu, her bireyin doğuştan gelen bir yeteneği ya da buna uygun bir karakter yapısına sahip olduğu anlamına gelmez. Peki, siz nasıl bir profil sergiliyorsunuz? Dürtüsel mi yoksa özdenetimi yüksek bir birey mi? Duygusal mı yoksa rasyonel mi? Risk almayı seven mi yoksa garantici biri mi? Sabırsız mısınız yoksa yıllarca beklemeyi göze alacak birisi misiniz? Hızla paraya ulaşmayı mı hedefliyorsunuz yoksa aşamalı birikim yapmayı mı tercih ediyorsunuz? Belirsizlikler, krizler ve güvensizlik hissi içinde nasıl tepkiler veriyorsunuz? Satın alma yapmadan önce detaylıca araştıran biri misiniz, yoksa çevrenizdeki insanların tavsiyeleriyle hareket edenlerden misiniz? İşte bu duygu ve durumlar, finansal piyasalarda sıkça karşılaşılan bazı yatırımcı profillerini temsil etmektedir.
Dürtüsel Davranan Vadeli Piyasacılar
Dürtüsel yatırımcılar, genellikle anlık duygu ve düşüncelerine göre hareket ederler. Çoğu zaman sosyal medyada dolaşan haberlerden, çevrelerindeki kişilerin yorumlarından veya yalnızca içgüdüleriyle işlem yaparlar. Bu tür yatırımcılar, FOMO (kaçırma korkusu) hissine kapılarak yanlış kararlar alabilirler. Özellikle vadeli piyasalarda, dürtüsel yatırımcıların bakiyelerini çok kısa sürede kaybettikleri sıkça gözlemlenmektedir. Anlık fiyat hareketleriyle tetiklenen bu kişiler, tüm bakiyelerini tek bir işlemde kaybetmeyi göze alabilir ya da “X” fenomeninin “Y” coin’inin büyük kazançlar sağlayacağına inanarak tüm tasarruflarını bu coine yatırabilirler.
Öte yandan, özdenetimi yüksek bireyler ise yatırım kararlarını kısa vadeli dürtülerden ziyade, bilinçli ve planlı bir yaklaşım benimseyerek alırlar. Bu tür yatırımcılar, sosyal medyadaki veya çevrelerindeki kişilerin söylemlerinden minimum düzeyde etkilenir ve belirledikleri planlara sadık kalırlar. Aşırı hırslı veya açgözlü davranmak yerine, sabırlı ve temkinli bir tutum sergilerler.
Özdenetimin Önemi
Dürtüsel bir yatırımcı, sürekli işlem yapma ihtiyacı hissederken (özellikle marjin piyasasına bağımlı hale geldiyse), özdenetimi yüksek bir kişi, fiyatların hedeflediği noktalara ulaşmasını bekler. Dürtüsel bir kişi, kaçırma korkusuyla hemen işlem yapma gereği hissederken, özdenetimi yüksek olan birey, fırsatların bitmeyeceğini bilir. Dürtüsellik zaman zaman şans eseri kazanç getirse de (genellikle kayıpla sonuçlanır; çünkü bir kere kazanan kişi, devam etmeyi deneyecektir), özdenetimin yüksek olması, yatırımcıların portföylerini aşamalı bir şekilde büyütmelerini sağlar.
Garantici ve Risk Almaya Yatkın Yatırımcılar
Garantici yatırımcılar genellikle yatırım yapmaktan kaçınırken, risk almaktan hoşlanan kişiler yüksek kâr beklentisiyle riskli işlemler almayı tercih ederler. Garantici bireyler, döviz veya altın gibi düşük riskli yatırım araçlarını seçerken, risk seven kişiler ise kumar gibi yüksek riskli işlemlere yönelirler. Bu durum, bireylerin yatırım stratejilerini belirlemede büyük bir etken olmaktadır.
Para Kaybetmeden Para Kazanılabilir mi?
Ne aşırı garantici olmak ne de yüksek risk almak, hayal ettiğiniz kazançları sağlamaz. Garantici yatırımcılar, genellikle uzun süre boyunca bekleyip parasının değerini koruyabilirken (özellikle ülkelerinin ekonomik durumlarına bağlı olarak), aşırı risk alan yatırımcılar ise bir süre sonra tüm tasarruflarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırlar. İyi bir yatırımcı, garantici ve risk alabilen bir profil arasında denge kurabilmelidir. Portföyünüzü risk toleransınıza göre aşamalı bir şekilde ayarlamak önemlidir.
- Para kaybetmeden para kazanmanın mümkün olduğunu kabul etmelisiniz.
- Risk almayı ve kaybetmeyi öğrenmelisiniz.
- Yatırımlarınızı farklı risk seviyelerine göre çeşitlendirin.
Risk Eşiğiniz Aşırı Yüksekse Vadeli İşlemden Uzak Durun
Piyasada işlem yapan bireyler genellikle yalnızca altcoin’lere odaklanmakta ve kişilik özelliklerine göre hareket etmemektedirler. Belirsizlik durumlarında soğukkanlı kalamıyorsanız ve sürekli dürtüsel kararlar alıyorsanız, vadeli işlemlerden uzak durmalısınız.
Para Sadece Vadeli İşlemle mi Kazanılır?
Kendi deneyimlerimden yola çıkacak olursam, piyasadaki ilk dönemlerimde vadeli işlemler yapıyordum. Ancak bunun beni dürtüselliğe ittiğini ve sürekli endişeli hissetmeme neden olduğunu fark ettiğimde bu alışkanlığımdan vazgeçtim. Şu anda spot işlemlerle portföyümü kademeli olarak büyütmekteyim. Yatırımlarımı farklı risk gruplarına ayırarak ve kâr almayı ihmal etmeden ilerliyorum. Bazı yatırımcılar piyasada başarılı olsalar da, kendilerini kötü hissetmeden işlem yapmanın mümkün olduğunu unutmamalıyız. İnsanların en büyük yanılgılarından biri, yalnızca vadeli işlemlerle para kazanabileceklerine inanmalarıdır. Oysa uzun vadeli bir planlama ile portföyünüzü kademeli olarak büyütmek mümkündür. Unutmayın, kendinizi geliştirdiğiniz ve sabırlı olduğunuz sürece, gerçek bir yatırımcı olarak hayallerinize ulaşmanız oldukça mümkün!