Seçim Sonrası Döviz ve Altın Piyasasında Yoğun Hareketlilik
Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunun tamamlanmasının ardından, piyasalarda gözler yeniden döviz ve altın fiyatlarına çevrildi. Seçim sonuçlarının netleşmesiyle birlikte, piyasalarda oluşan belirsizlikler ve siyasi gelişmeler, özellikle dolar kurunun yönünü belirlemede etkili oldu. Uzun süredir durağan seyreden dolar kuru, seçimlerin ardından hızla yükselmeye başladı. Bu süreçte, TCMB ile serbest piyasa kurları arasındaki fark, özellikle yatırımcıların endişelerini artırdı.
Hafta başından itibaren Kapalıçarşı’da 22.50 seviyelerinden gerileyen Dolar/TL kuru, şu an itibariyle TCMB’nin piyasaya müdahalelerine paralel hareket ediyor ve yaklaşık 20.90 seviyesine kadar yükseldi. Ancak, belirsizliğin devam etmesine rağmen döviz kurları, son aylarda gözlemlenen en sert yukarı yönlü hareketi gösteriyor. Bu hareketler, özellikle Döviz Korumalı Mevduat uygulamasının başlamasının ardından haftalık bazda %4’ten fazla değer kazanan dolar ile kendini gösteriyor. TCMB verilerine göre, haftaya 19.90 seviyesinden başlayan Dolar/TL kuru, gün içinde 20.90 seviyesine kadar tırmandı. Bu yükseliş, altın fiyatlarına da yansıdı ve gram altın 1300 TL sınırını aşarak yeni tarihi zirvesine ulaştı.
İşte Dövizin Neden Yükseldiğine Dair Bazı Temel Sebepler
Seçimlerin ardından dövizin hızla yükselmesine neden olan birçok faktör bulunuyor. Ekonomi yönetiminin siyasi kaygılarla hareket ettiği ve piyasalarda istikrar sağlama çabalarının sürdüğü görülüyor. Hükümet, seçim öncesinde dövizin aşırı hareket etmemesi ve stabil kalması için çeşitli önlemler aldı. Ancak, bu önlemler sonuç verse de, makroekonomik göstergelerde ciddi bozulmalar yaşandı.
Türkiye Merkez Bankası Rezervleri ve Ekonomik Durum
Özellikle geçtiğimiz hafta itibarıyla, TCMB’nin swap dahil net rezervleri -0,2 milyar dolar seviyesine gerileyerek, son 20 yılın en düşük seviyesine ulaştı. Resmi verilere göre, son iki ay içerisinde TCMB kasasından yaklaşık 25 milyar dolar tutarında döviz çıkışı gerçekleşti. Bu durum, piyasalarda güven kaybını artıran önemli bir göstergedir.
Dış Ticaret Gelişmeleri ve Doların Etkisi
Seçim sonrası açıklanan dış ticaret verileri, ekonomik politikaların sonuçlarını net bir şekilde ortaya koyuyor. TÜİK verilerine göre, Ocak-Nisan döneminde ihracat %3 oranında azaldı. Buna karşılık, ithalat ise düşük enerji fiyatlarına rağmen %7 oranında arttı. Bu gelişmeler, TL’nin enflasyonist baskılara rağmen dolar karşısında değer kaybetmemesini sağladı. Ayrıca, ihracatçıların kur kaynaklı rekabet sorunları dile getirmesi, piyasalarda risk algısını artırdı.
Hükümet ve Ekonomi Politikaları
Seçim sürecinde halkın memnuniyetinin ve güvenin ön planda olmasıyla birlikte, hükümet temel ekonomik sorunlara odaklanabilir. Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim akşamı yaptığı konuşmada öncelikli hedef olarak enflasyonla mücadeleyi vurguladı. “Türkiye Ekonomi Modeli” politikasının devam edip etmeyeceği konusunda ise henüz net bir karar bulunmuyor. Kampanya döneminde mevcut politikalarla yola devam edileceği sinyali verilse de, yeni kabinede Mehmet Şimşek, Cevdet Yılmaz ve Lütfi Elvan gibi isimler yer alırsa, daha ortodoks ve piyasa dostu bir ekonomi yönetimi bekleniyor.
Yıl Sonu Dolar ve Döviz Kuru Tahminleri
Uluslararası finans kurumları ve önde gelen bankalar, Türkiye ekonomisine dair yıl sonu döviz kuru tahminlerini açıkladı. İşte bazı öngörüler:
- Merkez Bankası: 23 TL
- HSBC: 24 TL
- Standard Chartered: 36 TL (mevcut politika devam ederse)
- Morgan Stanley: 27 TL
- Wells Fargo: 20 TL
Bu tahminler, ekonomideki gelişmeler ve piyasa beklentilerine göre değişiklik gösterebilir. Ancak, genel olarak doların yıl sonunda belirli seviyelerde hareket edeceği öngörülüyor.