Giriş
Finansal okuryazarlık konusunda yolculuğumuzun ikinci durağı Robert Kiyosaki. Bu yazımda, kitaptan aldığım ilham verici alıntıları, kişisel düşüncelerimi ve önemli notlarımı sizinle paylaşmak istiyorum. Umarım sizin de finansal farkındalığınızı artırmak adına faydalı olur. İyi okumalar dilerim.
Toplumun Sıkça Duyulan Sözleri ve Gerçekler
Hayatımızda sıkça karşılaştığımız, çoğu zaman doğru kabul edilen bazı sözler ve inançlar vardır:
- “Bir işe sahip olmak zorundasın”
- “Çok fazla risk alıyorsun”
- “Ya başarısız olursan?”
- “Okula dön ve uzmanlığını tekrar kazan”
- “Doktor ol, daha fazla para kazanırsın”
- “Zenginler açgözlüdür”
- “Neden para senin için bu kadar önemli?”
- “Para seni mutlu yapmaz”
- “Güvenli oyna, hayallerin hayal olarak kalsın”
Ancak, bu sözlerin ve inançların, bizi sınırladığı ve potansiyelimizin önüne geçtiği açıktır. Hayatımızdaki doğru kararı vermek için, bu sınırları sorgulamak ve kırmak önemlidir.
Maymun Hikayesi ve Sınırların Kırılması
Birçok kişinin zihninde yer eden ve ders çıkarması gereken önemli bir hikaye vardır: “Beş Maymun Hikayesi”. Bu hikayede, kafese kapatılmış maymunlar ve onların muza ulaşma çabası anlatılır. Deneycilerin tazyikli suyla cezalandırdığı maymunlar, zamanla muza ulaşmanın imkânsız olduğunu düşünür ve denemezler. Yeni maymunlar eklendikçe, eski maymunlar tarafından engellenirler ve böylece sınırların ve korkuların nasıl öğretildiği gözler önüne serilir. Bu hikaye, insanların kendi sınırlarını ve korkularını nasıl öğrendiklerini ve bu sınırları aşmak için bilinçli çaba göstermeleri gerektiğini anlatır.
Bir noktada, sınırlarımızı yeniden sorgulamalı ve yeni deneyimlere açık olmalıyız.
Güvenlik ve Özgürlük İhtiyacındaki Farklar
Kiyosaki’ye göre, birçok insan yatırım ve finansal kararlarında önceliği güvenlik ihtiyacına verirken, bazıları ise özgürlük ihtiyacını ön planda tutar. Bu tercihler, kişinin eğitim yaşamı, aile ortamı ve hayat deneyimlerinden kaynaklanır. Çoğumuz, çocukluktan itibaren gerçek anlamda para ile tanışmadık, maddi sorumluluklar ve yaşam maliyetleriyle yüzleşemedik. Bu nedenle, hayat pahalılığı ve güvenlik kaygıları, bizi risk almaktan alıkoyar hale getirir. Kapitalist sistem, insanların daha çok çalışmasını ve harcamasını teşvik eder; bunun en kolay yolu ise borçlandırmadır. Borçlanan kişi, borçlarını ödeyememek korkusuyla, aynı işte uzun yıllar devam eder ve güvenlik kaygısı ile hareket eder.
Öte yandan, özgürlük ve finansal bağımsızlık peşinde koşanlar, bu döngüyü kırmak adına kendi finansal okuryazarlıklarını artırır, kendilerini eğitir ve riskleri göze almayı öğrenirler. Bu kişiler, yaşamın ve finansın kontrolünü ellerine almak için çaba gösterirler ve böylece içlerindeki sınırları aşma yolunda adımlar atarlar.
Yatırımcı Olmak İçin Gereken Özellikler
Kiyosaki, yatırımcı olma yolunda ilerleyen kişilerin aşağıdaki özellikleri geliştirmesi gerektiğine vurgu yapar:
- Zaman Tanımak: Yıllardır süregelen alışkanlıkları ve normları bir anda değiştirmek mümkün değildir. “Roma bir günde inşa edilmedi” sözünü hatırlayarak, küçük adımlarla ilerlemek gerekebilir.
- Sabır ve İstikrar: Bir fili yemek istiyorsanız, küçük ısırıklar ve zaman ile yol alabilirsiniz. Aynı şekilde, yatırımda da sabır ve istikrar en önemli unsurlardandır.
- Mentorluk ve Öğrenme: Kendinizi sürekli geliştirmek ve yeni bilgiler edinmek, başarıyı getirir. Bu süreçte, hata yapmaktan çekinmemeli ve hatalarınızdan ders çıkarmalısınız.
Unutmayın, büyük başarılar küçük adımlarla ve zamanla gelir.
Harekete Geçmek ve Risk Almak
“Harekete geçmek, harekete geçmemekten çok daha iyidir.” Evrimsel olarak, kendimizi güvende hissettiğimiz yerlerde bulunmaya eğilimliyiz. Bu nedenle, yeni bir şeyler denemek ve konfor alanımızı terk etmek zordur. Ayrıca, çocukluktan itibaren öğrenilen “Hata yapmamalısın” algısı, kişilerin hata toleransını düşürür ve mükemmelliyetçiliğe yol açar.
Ancak, gelişmek ve ilerlemek için hatalar yapmak ve risk almak gerekir. Hata yapmaktan korkmayın; bu, hem mental hem duygusal hem de fiziksel anlamda yeni şeyler öğrenmenize fırsat tanır. Örneğin, küçük bir kayıp yaşadığınızda, vücudunuzdaki tepkileri gözlemleyebilir ve bu deneyimden güçlenerek çıkabilirsiniz. Hiçbir şey yapmamak ise, sürekli bir şeyler öğrenmeye çalışıp, sonunda hiç bir adım atmamak anlamına gelir ve bu da başarısızlığın başlangıcıdır.