Altın Piyasası ve Enflasyon Koruması
Günümüzde altın, yatırımcıların en çok ilgisini çeken ve enflasyona karşı en güvenilir liman olarak görülen kıymetli metal olma özelliğini sürdürüyor. Ancak, ekonomistler ve piyasa uzmanları bu güvenin uzun vadede devam edip etmeyeceği konusunda dikkatli uyarılarda bulunuyor. Enflasyonun seyri ve global ekonomik gelişmeler, altın fiyatlarının yönü üzerinde belirleyici olmaya devam ediyor.
Bluford Putnam’ın Görüşleri ve Piyasa Analizi
CME Group’un genel müdürü ve baş ekonomisti Bluford Putnam, Kitco News ile yaptığı telefon röportajında, COVID-19 salgını sonrası ortaya çıkan ekonomik belirsizlikler ve enflasyonun önümüzdeki aylarda nasıl şekilleneceği konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Putnam’a göre, piyasalarda şu an iki farklı senaryo mümkün ve her ikisi de geçerliliğini koruyor: Enflasyonun kalıcı hale gelmesi veya geçici bir yükseliş göstermesi. Bu belirsizlik ortamında, altın fiyatları ons başına 1.700 dolar seviyesinin üzerinde seyretmekle birlikte, yatırımcılar bu gelişmeleri dikkatle izliyorlar.
Haziran ayı sonunda gerçekleşen altın vadeli işlemlerinde, fiyatlar %0,72 oranında düşüşle ons başına 1.735,2 dolara geriledi. Aynı zamanda, 10 yıllık tahvil getirileri, son bir yılın en yüksek seviyelerine yakın seyrediyor ve bu durum enflasyon beklentilerinin yükselişte olduğunu gösteriyor. Ancak Putnam, nominal tahvil piyasalarında önemli bir enflasyon priminin henüz fiyatlandırılmadığını belirtiyor. Bu noktada uzman, şu değerlendirmede bulunuyor:
- “Enflasyonun görünümü biraz belirsizliğini koruyor, her iki olasılık da piyasada geçerli. Bu nedenle, şu an için net bir yön belirlemek zor.”
Gelecekte Altın Yatırımı ve Enflasyon Senaryoları
Geçmişteki COVID-19 salgını ve küresel ekonomik kapanmalar, piyasalarda ciddi bir belirsizlik ve dalgalanma yarattı. 2020 Mart ayındaki bu süreç, dünya ekonomilerinin durma noktasına gelmesine neden olurken, fiyat baskıları aniden düşüş gösterdi. Ancak, bir yıl sonra, ekonomik büyüme ve enflasyon beklentileri büyük ölçüde değişti. Bluford Putnam, geçtiğimiz yılın baz etkileri ve ekonomik göstergelere dayalı olarak, enflasyonun yıl sonuna kadar %3,4 ile %3,7 arasında dalgalanabileceğini öngörüyor. Fakat, fiyat baskılarının ne kadar kalıcı olacağı konusunda hâlâ net bir görüş bulunmuyor.
Putnam, ABD ekonomisinin güçlü büyüme ve toparlanma sinyalleri vermesiyle birlikte, %2 civarında devam eden enflasyonun, altın yatırımcılarının beklentilerini karşılamaya yetmeyebileceğine dikkat çekiyor. Ona göre, eğer enflasyon, zayıf bir dolar ve düşük faiz ortamıyla birlikte yükselirse, bu durum altın fiyatlarını önemli ölçüde artırabilir. Ayrıca, şu değerlendirmeyi yapıyor:
- “Yatırımcılar, enflasyonun yükselmesi, doların zayıflaması ve düşük faiz oranlarının devam etmesi senaryolarını hayal edebiliyorlarsa, bu altın fiyatlarını ciddi anlamda hareketlendirebilir.”
Yatırımcılar İçin Zorluklar ve Alternatif Senaryolar
Ancak, Putnam, altın yatırımcılarının üç temel faktörde en az iki tanesinde razı olmaları gerektiğini söylüyor. Bu faktörler arasında yükselen enflasyon, düşük faiz oranları ve zayıf dolar yer alıyor. Uzman, şu yorumu yapıyor:
- “Mükemmel bir üçlü denge beklemek yerine, yatırımcıların en az iki faktörde uyum sağlaması gerekebilir. Bu da, altın fiyatlarının hareketinde belirsizliği artırıyor.”
Merkez bankalarının uyguladığı para politikalarının büyük ölçüde uyum içinde olduğunu belirten Putnam, bu ortamda ABD dolarının küresel ölçekte en cazip ve güçlü para birimi olmaya devam edeceğini vurguluyor. Ayrıca, ikinci çeyrekte enflasyonun yükselmesi beklentisiyle FED’in faiz artırımlarına acele etmeyeceğini dile getiriyor. Putnam, şu açıklamada bulunuyor:
- “FED, oldukça net bir iletişim politikası sürdürüyor. Ekonomik toparlanmayı hızlandırmak ve sürdürülebilir kılmak istiyorlar. Ayrıca, geçici enflasyon belirtilerine karşı temkinli davranıyorlar; gerçek anlamda kalıcı enflasyon göstergeleri ortaya çıkmadan faizleri artırma planları yok.”