ABD Gümrük Vergisi Geriliminde Olası Yumuşama ve Piyasalardaki Yansımaları

0

ABD Başkanı Donald Trump’ın Dış Ticaret Açığını Kapatma Stratejisi ve Gümrük Vergisi Gerilimi

ABD Başkanı Donald Trump’ın dış ticaret açığını azaltmaya yönelik en önemli adımlarından biri olarak gösterdiği gümrük vergisi politikası, son dönemde küresel ekonomi ve finans piyasalarını yakından ilgilendiren önemli bir gündem maddesi haline geldi. Trump’ın ilk dönemlerinden de aşinayız ki, gümrük vergileri çoğu zaman siyasi ve ekonomik çıkarlar doğrultusunda araçsallaştırılan bir politika olarak kullanıldı. Ancak, bu uygulamaların piyasalarda yarattığı belirsizlik ve volatilite, yatırımcılar ve ekonomistler tarafından yakından takip ediliyor. Bu kapsamda, ticaret savaşlarıyla ilgili artan tansiyonun ortasında, yeni gelişmeler ve umut verici sinyaller piyasaların üzerinde ciddi olumlu etkiler yaratmaya başladı.

Özellikle, ABD’nin İngiltere ve Çin ile ikili ticaret anlaşmaları imzalamaya yakın olduklarına dair açıklamaları, piyasalarda rahatlama ve iyimserlik ortamının oluşmasına katkıda bulundu. Bu gelişmeler sonrası, küresel finans piyasaları, Mayıs ayının ikinci haftasında yönünü yukarı çevirdi. Singapur merkezli dijital varlık yatırım şirketi QCB Capital tarafından paylaşılan piyasa notunda, “ABD’nin diplomatik alandaki beklenmedik yükselişi ve Washington’un Suudi Arabistan ile 600 milyar dolarlık büyük bir ticaret anlaşması imzalaması, gümrük vergilerinin geri çekilmesine imkan sağladı” ifadeleri yer aldı. Bu gelişmeler, piyasalarda oluşan olumsuz algıyı dağıtarak, yatırımcıların güvenini tazeledi.

S&P 500 Endeksi ve Yatırımcı Güveni

Hisse senetleri piyasasında, özellikle S&P 500 endeksi, geçtiğimiz ay yaşanan yüzde 17’lik düşüşün ardından toparlanma sinyalleri verdi. Analistler, “Geçen ayki kayıplarını önemli ölçüde geri alan S&P 500, şu anda yıllık bazda yatay seyrediyor ve piyasalarda yeni bir risk iştahının oluştuğuna işaret ediyor” şeklinde görüş belirtti. Bu gelişmeler, yatırımcıların risk alma eğilimini artırdı ve piyasalarda yeni bir hareketlilik başladı.

İlginizi Çekebilir;  Kripto Piyasasında ETF Başvuruları: Bitwise ve Canary Capital'dan Önemli Adımlar

Ayrıca, ABD tüketici enflasyon endeksi verilerinin beklentilerin altında gelmesi, enflasyon endişelerinin hafiflemesine neden oldu. Ancak, ABD Merkez Bankası (Fed) tarafından takip edilen para politikası duruşunun temkinli şekilde devam etmesi bekleniyor. Yetkililer, son toplantılarda, veriye dayalı kararlar alırken, gümrük vergilerinin işsizlik ve enflasyon üzerindeki belirsiz etkilerine dikkat çekti. Bu nedenle, piyasalarda faiz oranlarının gelecekteki hareketleri konusunda temkinli bir yaklaşım hakim.

Faiz Politikası ve Eylül Ayı Tahminleri

CME FedWatch verilerine göre, Haziran ayındaki Fed toplantısında faizlerin sabit tutulması büyük olasılık olarak görülüyor. Yüzde 91’lik bir oranla, faizlerde değişiklik beklenmiyor. Faiz indirimine ilişkin beklentiler ise oldukça düşük seviyede, sadece yüzde 8 oranında. QCB Capital ise bu durumu şöyle yorumluyor: “İlk faiz indirimi şu anda Temmuz ayına fiyatlanmış olsa da, ekonomik verilerin ve piyasa göstergelerinin ışığında Eylül ayı daha makul bir zaman dilimi olarak öne çıkıyor. Piyasa ise, önümüzdeki dönemde faiz indirimi sayılarını 2024 ve 2025 yılları için toplamda ikiye indirmiş durumda.”

Kripto Para Birimleri ve Dijital Varlıklar

Kripto piyasası da, gelişen piyasa görünümüne paralel olarak dikkat çekiyor. QCB Capital analistleri, “Kripto para piyasaları, hisse senetlerini geride bırakarak toparlanma sürecine hızla adapte oluyor. Bitcoin (BTC), yeni zirve seviyelerine yaklaşıyor ve Ethereum (ETH) ise ETHBTC işlem çiftinde 0,025 seviyesine doğru ilerliyor. Bu durum, piyasalarda yeni bir hareketlilik ve potansiyel kırılma sinyalleri veriyor” ifadelerini kullandı.

Ethereum’un blokzincirinde, fonlama oranlarının nötr kalmaya devam ettiği ve opsiyon piyasasında alımlar yerine satımların ön plana çıktığı gözlemleniyor. Bu da, fiyat hareketlerinin spekülatif aşırılıklardan uzak ve daha temkinli bir yapıda olduğunu gösteriyor.

ABD Doları, Altın ve Kripto Paralar Arasındaki Yatırım Tercihleri

UBS Group gibi uluslararası finans kurumlarının üst düzey yöneticileri, müşterilerinin ABD dolarından uzaklaşmaya başladığını ve bunun yerine altın, kripto para ve Çin merkezli varlıklara yöneldiğini belirtiyor. Bloomberg tarafından aktarılan bilgilere göre, Amy Lo isimli UBS yöneticisi, “ABD ve Çin arasındaki ticaret gerginliği, yatırımcıların portföylerini çeşitlendirmelerine neden oluyor. Müşterilerimiz, farklı para birimlerinin yanı sıra, emtia ve alternatif varlıklara da ilgi gösteriyor” dedi.

İlginizi Çekebilir;  Kiyosaki’nin Nakit Akışı Kitabına Dair Derinlemesine Analiz – Bölüm 2

Kripto Para Fonlarındaki Süreğen Artış ve Toplam Piyasa Değeri

Kripto para piyasasına artan yatırım ve girişler, Coinshares tarafından yayımlanan verilerle net bir şekilde gözlemleniyor. Verilere göre, küresel çapta dijital varlık fonlarına toplam 882 milyon dolar giriş yaparak, dört hafta üst üste yeni bir giriş kaydetti. Yılbaşından itibaren toplam girişler ise 6,7 milyar dolara ulaşmış durumda ve bu, Şubat ayındaki 7,3 milyar dolarlık zirveye oldukça yakın bir seviyede.

Coinshares raporunda, “Fiyatlardaki ve girişlerdeki hızlı artışın temel sebebinin, küresel M2 para arzındaki artış, ABD’deki stagflasyon riskleri ve bazı eyaletlerin Bitcoin’i stratejik rezerv varlığı olarak kabul etmesi olduğunu düşünüyoruz” ifadeleri yer aldı. Ayrıca, piyasanın toplam değeri 6 Mayıs’ta 2,9 trilyon dolar seviyesindeyken, sekiz gün içinde bu rakam 3,33 trilyon dolara yükseldi. Bu gelişmeler, kripto piyasasının büyüme potansiyelini ve yatırımcı ilgisini açıkça ortaya koyuyor.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

bitcoin
Bitcoin (BTC) $ 104,806.08
ethereum
Ethereum (ETH) $ 2,539.72
xrp
XRP (XRP) $ 2.19
bnb
BNB (BNB) $ 659.43
solana
Solana (SOL) $ 157.30
dogecoin
Dogecoin (DOGE) $ 0.193908
tron
TRON (TRX) $ 0.265679
cardano
Cardano (ADA) $ 0.689141
litecoin
Litecoin (LTC) $ 87.65